26 Haziran 2012 Salı

Agora / Mists of Time  (2009) - Alejandro Amenábar
2009 Malta - İspanya ortak yapımı. Yönetmeni Alejandro Amenabar. Çektiği iki kısa filmi saymazsak kariyerinde toplam beş filmi bulunan Amenabar’ın son filmi. Hepsini izleme şansına eriştiğim önceki dört filmini bu vesileyle hatırlatmak isterim: Tesis, Abre Los Ojos, The Others ve Mar Adentro. Kartvizitinde böylesine önemli filmler yazılı bu kıymetli yönetmenin son filmini neden üç yıl gecikmeyle izlediğimi soracak olursanız, o da benim hatamdır. Erteleye erteleye sonunda dün gece izleyebildim ve tahmin ettiğim gibi daha önce izlemediğim için hayıflandım. Bir not daha düşmek isterim. Filmin Imdb puanı 7.1. Bu da gayet iyi bir puan ama filmin gerçek değerini yansıtmıyor. Bunun nedenini filmi izleyince anlayacaksınız. Benim notum 8’dir.

Film bir gerçek yaşam hikayesi. Bir kadının, güzeller güzeli İskenderiye’li Hypathia’nın yaşam hikayesi… Hypathia, zekasıyla, zarafetiyle, bilgisiyle olduğu kadar güzelliğiyle de herkesi kendine hayran bırakan, erkek egemen bir çağa damga vurmayı başarmış olağanüstü bir kadın. Matematikçi, astronom ve filozof. Zamanının çok ilerisinde düşünce yapısı ve görüşleriyle tarihteki ışıltılı yerini almış bir kadın. Kepler’den çok önce gezegenlerin hareketlerini anlamış ve kendisinden sonrakilere ışık olmuş bir kadın. Ölümle burun buruna geldiğinde bile canını değil bilimsel dokümanları kurtarmaya çalışmış bir kadın. Aydınlanma döneminin son neferi, son ışığı…

M. S. 4. Yüzyıl’ın son çeyreği ile 5. Yüzyıl’ın başları… Antik inançların ve Pagan dinlerinin son dönemlerini yaşadığı, Hristiyanlığın güçlendiği yıllar. Bağnazlığın, fanatizmin hüküm sürmeye başlayacağı, aydınlanmanın ve özgür düşüncenin katı bir gerileme sürecine gireceği yıllar. İskenderiye’de Paganlar ile Hristiyanlar arasında kanlı çatışmalar yaşanmaktadır. Bilim tamamıyla terk edilmeye, yerini yobazlığa ve hoşgörüsüzlüğe bırakmaya başlamıştır. Böyle bir ortamda kalbinde bilimden başka aşka yer vermemiş Hypathia’nın hiçbir erkeğin dokunmasına izin vermediği bedeni, onlarca gözü dönmüş erkeğin üzerine çullanmasıyla vahşice parçalanır, cesedi sokaklarda sürüklenip yakılır.

Dönemin ruhunu ve kaos ortamını çok iyi anlatmış Amenabar, çok zor bir filmin üstesinden mükemmel gelmiş. Rachel Weisz ise Hypathia’yı büyük bir başarıyla canlandırmış.

Tarihin gördüğü en şahane insanlardan birinin yaşamından kesitler sunan bu son derece iyi çekilmiş, çok kaliteli, etkileyici ve anlamlı filmi mutlaka izlemelisiniz.
https://www.facebook.com/groups/285196264847327/permalink/438142279552724/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder